19 Haziran 2012 Salı

Kor Ateş


Her gece yatağa girip ışıkları söndürünce seni anıyorum, içimden geçiriyorum yaşadıklarımızı İzel'den "Ah Yandım Allah'ım" eşliğinde. Yanmak neymiş anlıyorum işte o zaman. İçin için yanmak, derin derin yanmak ve kalbin sıkışması, gönlün daralması, nefesin tıkanması, gözlerin dolması ve bir iç çekiş ama öyle bir iç çekiş ki... Sonra seninle rüyalarda buluşmak. Koşmak peşinden "beni bırakma" diye o duru mu duru rüyada. Ne riya var o rüyanın içinde ne de başka türden bir leke. Sadece ve sadece kavuşmak sana ama her nasıl olursa; dost, arkadaş... Yeter ki sana ulaşayım da, yeter ki yanında olayım da. Çünkü yalnızca senin yanında iken...

Sen ki gözlerime dolan ama yanağımdan süzülemeyen gözyaşımsın. Vodka, şarap, cin içtiğimde hüngür hüngür ağlamam işte o gözyaşlarının birikmesindendir. Çok özledim seni. Sesini duymayalı 3 ayı geçti, yüzünü görmeyeli 5 ayı buldu. Telefonumdaki yegâne resmin yetmiyor hasret alevini söndürmeye.



6 Haziran 2012 Çarşamba

Things End, but Hope Can Rise Again

Elveda Ankara, Elveda Odtü.

Beş yılı seninle geçirdim.
Bana neler neler öğrettin, yaşattın, hissettirdin.
Kimleri soktun hayatıma, kimleri çıkardın hayatımdan!

2007'de Ankara'ya ayak basan kişi ben değilim artık,
Tamamen farklı birisiyim şimdi...